Sırasıyla
hepsi ile tanıştırıldı. Annesi, Hülya hanım, ablaları Türkan, Tülin ve Tülay
sıcacık karşılamış, sarılıp öpmüşlerdi Başak’ı. Tarık, tanışmanın sıcak
olacağından emindi zaten. Annesine, seni müstakbel gelinin ile tanıştıracağım
demiş, kulağında patlayan çığlık yüzünden bir süre normal duyamamıştı. Bunu
Başak’a anlatmamış, daha çok heyecanlanmasını engellemek istemişti. Gerçi, şu
andan itibaren, Başak daha da rahattı. Çok sıcak karşılandığı için
tedirginliği yatışmıştı.
Evin en serin odasını hazırlamışlardı oturmak için. Balkonlara çıkılamayacak kadar sıcaktı hava. Esen hafif meltem ile perdeler kıpırdıyor, odaya hoş bir serinlik veriyordu. Tarık ile Başak, başköşeye oturtuldu. Bir süre ana oğul konuştular. İşlerden bahsettiler. Neler yediğinden, aç kalıp kalmadığından konuşmaya başlayınca, Tarık, Başak’ın elini tutup, “Çok güzel yemek yapıyor. Aç kalmıyorum” demiş, Başak, kulaklarına kadar kızarmıştı. Hülya hanım, hiç de çekinilecek bir tavır sergilememiş, hemen en sevdiği yemekleri saymaya başlamıştı. Ablalar da hallerinden memnun, muhabbete ara sıra katılıyorlardı. Öğleden sonra geldikleri için beş çayına uygun hazırlık yapılmıştı. Başak, tabağına konulan her şeyi silip süpürdüğünde yine utandı. Her zamanki doğal hali geri gelmiş, kibarlık yapmayı unutmuştu. Hülya hanım ise halinden memnun, bu narin vücutlu kızın düzgün beslendiğini görüp, rahatlamıştı. Kendi salata yiyip, oğluna da salata yedirecek bir gelin istemiyordu. Müstakbel görümceler bir ara Başak’ı soru yağmuruna tutmuş, Hülya hanım da, oğlunu kaşı gözü ile dışarıya çağırmıştı. “Söyle bakalım Hülya sultan, derdin ne?” “Derdim falan yok. Çok sevdim gelinimi. Hem bunu söyleyeyim dedim. Hem de, ikinize ayrı oda mı hazırlayayım diye sormak istedim.” “Anneeee, kızı utandırmak mı istiyorsun. Her ne kadar bir haftadır aynı evde yaşasak da burada aynı odada kalmayı asla kabul etmez. Sorma bile. ” “Ay evet pek utangaç. Teklifimi ilet ama. Aksi halde sizi ayrı tutmak istediğimi sanabilir. Gelinimle aram bozulmasın ilk günden. “ “Anne, bir de ben daha resmi olarak teklif etmedim. “ “Bana bak kızı oyalamıyorsun değil mi?” “Hayır, hiç ilgisi yok. Tek istediğim onunla evlenmek. Fakat o kadar kısa süredir bir aradayız ki baskı yapmak istemiyorum. Çok hızlı yaşadık birçok şeyi. Emin olmasını istiyorum. Sürprizle karşılaşmak istemiyorum. Gerçi en ufak ihtimal bile yok. Çok dürüst. Hatta bana aşık olduğunu ilk kendisi söyleyecek kadar dürüst. Yine de bir süre daha geçsin istiyorum. Kafasında tek bir soru işareti kalmamalı. “ “Bu Gaye’nin yaptıkları hayatının her evresinde karşına çıkmamalı. Unut artık geçmişte yaşananları. Anlat kıza da. Bilsin geçmişini.” “Anlattım bile” “Ciddi misin? Oh işte şimdi çok rahatladım. Sen gerçekten aşık olmuşsun. O da hala yanında olduğuna göre seni seviyor. Ay şimdi daha çok sevdim gelinimi. “ “Sağ ol anne. Çok güzel karşıladın zaten. Rahatlattın kızı. Eminim o da seni ve ablalarımı sevdi. Bak içeriden nasıl da güzel geliyor sesi. “ “Oğlum bu nasıl bir şey? Ondan bahsederken yüzünün şekli değişiyor. Gaye ile evlenmek için hazırlıklara geldiğinde hiç böyle değildin.” “Biliyorum anne. Onu sevdiğimi sandım. Şimdi ise eminim. Canımdan daha kıymetli Başak! Ona bir şey olacak diye çok korkuyorum. “ “İçimi çok rahatlattın. Zaten yüzünüz gören anlar ama bunları duymak çok hoşuma gitti. Hadi yanlarına gidelim. Seni aksine inandırdığımı düşünmeden, Onu onayladığımı anlatmam lazım.” “Vay kaynanalık yapmayacaksın yani öyle mi?” “Ben kime kaynanalık yaptım deli çocuk. Damatlarımla aramda tek sorun olmadı. Biricik gelinimle mi olacak?” “Teşekkür ederim anne. Hadi yanlarına gidelim. Özledim aşkımı.” “Densizzz.” |
24 Şubat 2015 Salı
DOSTLAR APARTMANI 14. Bölüm
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder